Born Again dizisini KBS World kanalındaki yayın tanıtım fragmanlarında gördüğümde çekim tarzı ve ilginç sayılabilecek konusu ilgimi çekmişti. Eğer başrol üç oyuncu farklı kişilere
verilseydi beğeni listemde belki çok daha farklı bir yerde olurdu. Edindiğim ilk izlenimse bana göre
senaryonun harcandığıydı. Lee Soo-Hyuk'u yeni yeni ekranda görmeye başlamıştım ve açıkçası oyuncu o zamanlar hoşlandığım yüzler arasında değildi. Üzerinden geçen iki yılın ardından dizileri farklı açılardan değerlendirmeyi öğrendim sanırım. Şimdi yeniden arşive ekledim ve artık izlenmeye değer bir yapım olduğu düşüncesindeyim. KBS'nin o yılın öne çıkarılan dizilerinden olsa gerek müzik albümündeki şarkılara önem verilmiş ve iyi seçimler yapılmış.
Konu 30 yıl önce bir seri katil çevresinde
sekillenen aşk üçgeni ve bu üç kişinin günümüzde yeniden doğmaları ile kaderin onları birleştirmesi üzerine.
Hikayenin ilk parçası bizi 80'li yılların sonuna götürüyor. Polis dedektifi Cha Hyeong-Bin sarı şemsiye taşıyan kadınları hedef almış bir seri katil davasıyla uğraşmaktadır. Akşamları sevdiği kızı, Jung Ha-Eun'ı görmek için çalıştığı kitapçıya gelir. Jung Ha-Eun genç adamın ziyaretlerinden hoşnuttur. Neredeyse raftaki her kitabın sayfa bitimine yazarak içtenlikle yaptığı evlenme teklifinden büyük bir mutluluk duyar. Ama unursamaz görünüp reddeder. Çünkü kalbindeki sorun nedeniyle onu çektiği sıkıntıya ortak etmek istemez. Öte yandan güzel hanımefendiyi uzaktan uzağa izleyen ve ona karşı duygular büyüten tek kişi Cha Hyeong-Bin değildir.
Pejmürde görünümlü Kong Ji-Cheol cinayetlerin merkezinde yer alan, fiziksel ve pisikolojik şiddet gördüğü babasıyla kalmakta, psikopat Kong In-Woo'ün
günün birinde onun gibi olacağı yönündeki rahatsız edici telkinlerine karşın aşkını tüm saflığı ile yaşamak için yanıp tutuşmaktadır. Kızın dünyasına dahil olabilmek için kitap tutkusunun peşinden gidip onu adım adım izler. Ama çevresini kuşatan kötülük sadece babasının yaydığı karanlıktan ibaret değildir. Annesi tarafından darp edilip çıplak biçimde kapı dışarı edilen Sung-Ho'ya abilik yapmaya çalışır. Yine de sonraki gün çocuğun evinden cesedinin çıkışını izlemek zorunda kalır. Görünüşe göre dünyada kötülerin cezalandırıldığı adalet bir türlü oralara uğramaz. Bir başka gün genç adam Hae Eun'u kitapçıda baygın halde bulup hastaneye yetiştirdiği sırada Cha Hyeong-Bin bazı görgü tanıklarının çiziminden ve anlattıklarından yola çıkarak katilin peşine düşmüştür. Verilen bilgiler doğrultusunda ne yazık ki Kong In-Woo
değil yanlış zamanda yanlış yerde olduğu için zanlı durumuna düşen Kong Ji-Cheol'dür.
Aileni seçemez kimden doğduğun gerçeğini değiştiremezsin. Bu ne kadar uğraşsanda değiştiremediğin kaderindir. Kong Ji-Cheol kendi oğlunu öldüren ve bunu bir marifetmiş gibi soğukkanlıkla hatta gülerek anlatan üvey anneyi kendini kaybetmişlikle katlettiğinde tesadüfen olay yerine gelen Ha-Eun O'nu kanlar içinde cesedin başında görür. Kısa süre önce evlenme teklifini kabul ettiği nişanlısı eşliğinde tanık sıfatıyla mahkemede yer alır. Aslında adamın cinayeti soğukkanlıkla değil kazara işlediği düşüncesindedir ama hapishanede ziyaretine gidince bunun tersi bir izlenim uyandırır.
Kong Ji-Cheol babasının işlediği 11 cinayetten sorumlu tutulur. Yine de yargılama ve soruştırma süreci Kong Ji-Cheol'un leyhine ilerler. Çünkü kendisi de üvey annesi tarafından şiddete,işkenceye maruz bırakılmış hatta cinsel istismara uğramıştır. Ayrıca bu ortamın getirdiği hafıza kayıplarından ve epilepsi nöbetlerinden muzdariptir. Böylece hapise girmez. Zihinsel ve psikolojik durumu göz önüne alınarak tedavi sürecine hükmedilir. Ancak akıl sağlığı muhtemelen çok da yerinde değildir. Canavar olduğunu düşünen kıza kendini anlatmak ve kalbini vermek arzusundadır. Bu nedenle doktor gözetiminde iken kaçar. Ha-Eun düğün için belirlenen kilisye gitmiştir. Kong Ji-Cheol onu izler. Hastaneden beri Hyeong-Bin'de peşindeedir. Üçünün yazgısı o karlı günde yeniden yazılır...
Born Again OST Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirileri İçin Tıklayınız
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder