Dizinin Adı: Black Out / Snow White Must Die

Bölüm Sayısı:14

Yayın Kanalı: MBC

Yayın Yılı: 2024

Tür: Polisiye, Suç, Gizem

19 yaşındaki lise öğrencisi Ko Jung-Woo (Byun Yo-Han) mezun olup prestijli bir tıp üniversitesine kabul edilmişken iki kız arkadaşını öldürme suçundan tutuklanır. Olay gecesi içki içmiştir ve o güne dair hiç birşey hatırlamayışı masumiyetini ispat sürecini zora sokar. Yalan makinesi de ondan yana sonuç vermez. Dava sonrası her ne kadar cesetler bulunamamış olsa da eldeki kanıtlar doğrultusunda 10 yıl hapse mahkum edilir. Bu süreçte sadece babası ve sınıf arkadaşı Choi Na-Kyeom (Go Bo-Gyeol) tarafından ziyaret edilir. Ne katil olduğuna hükmeden annesi ne de onu o gün maktüllerden en az biriyle gören ve hakkında ifade veren üç arkadaşı ortalarda görünmez. Çıktığında onu karşılayan Choi Na-Kyeom'ın getirdiği takım elbiseyi giyerek artık hayatta olmayan babasına saygılarını sunmak üzere küllerinin döküldüğü yere gider.

Doğduğu kasabaya dönmek yaptığı en zor şeydir. Annesinin çalıştığı restoranta gider. Tam da o sırada müşterilerden biri, tanıdığı biri, kurbanlardan birinin babası annesine zorbalık ederken engel olur. Sıcak bir karşılama beklememiştir ama istenmeyen kişiyken yeni bir başlangıç yapmak da kolay değildir. Annesi tuhaf biçimde hastanelik olunca üç arkadaşından şimdilerde çömez bir dedektif olan Yang Byeong-Moo, sağlık çalışanı Shin Min-Soo ile görüşür. Ko Jung-Woo'un çevresinde bir kez daha garip şeyler yaşanmaya başlayınca yolu zamanında iyi derece ile mezun olup mesleğinde isim yapan ancak sevdiğini cinayete kurban verince hayatı mahvolmuş dedektif No Sang-Cheol (Ko Jun) ile kesişir. Birlikte bilinmezin peşinden giderler.

Dizinin Adı: Queen Woo

Bölüm Sayısı: 8

Yayın Kanalı: TVING

Yayın Yılı: 2024

Tür: Dram, Tarihi / (İzleme Yaşı: +18)

Normalde diziler hakkında bilgi vermeyi sevmem. Nadiren yaptıklarımdan biri de bu oldu. Özellikle netteki birbirini tekrar eden sığ tanıtımları görünce bu yapım daha fazlasını hak ediyor dedim. Konu tarihte yer alan gerçek bir kişiden "İki kez tahta çıkan kraliçe" den yola çıkarak izleyiciye sunulmuş. Ayrıca ne yazık ki içeriğinde hatırı sayılır sayıda çıplaklık ve cinsellik barındıran sahneleri var.

Başollerinde Koguryo kralı Go Nam-Mu rolünde Ji Chang-Wook, kraliçe Woo Hee rolünde Jun Jong-Seo, 3. prens Go Bal-Gi rolünde Lee Soo-Hyuk ve başbakan  rolünde Kim Moo-Yul'un yer aldığı dizi “Queen Woo” , Koguryo kralı Gogukcheo'nun ani ölümünden sonra otoriteyi ele geçirmeye çalışan beş aile ile yine tahtın peşindeki prenslerin hedefi haline gelen Kraliçe Woo'nun hayatta kalabilmek ve tacını korumak adına verdiği mücadelenin hikayesini anlatır. Ailesinin geleceğini bir kez daha korumak için levirat geleneğine uymayı kabul eder ve kralın kardeşlerinden biriyle evlenmeyi göze alır. Ancak bu uğurda yola düştüğünde öldürülmesi için yollanan suikast birliklerini saf dışı etmek ve yanı başında gizlenmiş tehditleri de aşmak zorundadır.

Kral Go Nam-Mu ülkenin kuzey tarafının idare ve güvenliğinden sorumlu bir prensken barbar ve kaba olduğuna dair söylentiler alıp başını yürümüştür. Woo ailesine mensup Woo Hee kızkardeşi kendisi için yapılan evlenme teklifini reddedince ailenin öldürülmesine neden olacak politik çıkmazla karşı karşıya kalır. Herkesin selameti için gitmeye gönüllü olur ve teklif yapılan kişiyle evlenmek üzere yola çıkar. Ancak müstakbel eşi ile karşılaştığında herşey beklenmedik biçimde ilerler ve birbirlerini tanıdıkça sevip aşık olurlar. Aylar birbirini izler. Ne bölgenin katlanması kolay olmayan katı iklim şartları ne de yaşadıkları zorluklar duygularını azaltmaz. Sonrasında kralın çağrısı ile saraya dönerler. Hasta yatağında yatan adam yüzüğünü haset ve kıskançlık içinde bekleşen tahtın sıradaki varisi kardeşine ya da diğer 4 prense değil babasının beklentilerini karşılayan, ülke sınırları için şikayet etmeksizin mücadele eden Na Mu'ya takar. Ardından da ölür. Na Mu ülkenin 6.kralı Gogukcheon olarak tacı giyer. 

Ülke, onu destekleyen ve kimisi prenslerle evli beş ailenin güç ve iktidar mücadelesinin de odak noktasıdır. Bu bağlamda Woo ailesi o denli baskın değildir. Woo Hee gerçekte kraliçe olmayı kendisi de beklememiştir. Kocası halen bir savaştan diğerine koşarken 3 yıldır vekalet ettiği makama rağmen bakanların gözünde varis veremeyen ve tahttan indirilmesi gereken biridir. Öte yandan şu anda sahip olduklarını kıskanan gözlerden habersiz sonunda bir dizi ciddi yara ile dönen kocasını karşılar. Çok geçmeden bakanlar kraliçe hakkındaki beklentilerini krala sunar. Yıllar süren ve uzun ayrılıklar getiren savaşlar aralarında belli belirsiz duvarlar örmüşken şimdi ne olacaktır? Banyosuna eşlik etmek için beklerken ondan duyduğu sözler tam bir hayal kırıklığıdır! O günün sabahında ise kral beklenmedik biçimde yattığı yerde ölü bulunur...

Jang Jae-Kyeong (Ji Sung), Anhyeon Polis Karakolunda narkotik (uyuştucu vb) biriminde görevli başarılı bir dedektiftir. O, güçlü ilkelere sahip bir insandır. Kişisel bağlantılar ya da destekçiler işin içine girdiğinde mesleğini hakkıyla yerine getiremeyeceğine inanır. Bu nedenle gerek iş ilişkisi içinde olduğu gerekse dost saydığı kimselerle bile arasına mesafe koymaktan çekinmez.  

Peşinde olduğu şebekenin tuzağına düştüğü gün tüm hayatı altüst olur. Bilincini kaybettiğinde piyasaya sürülen ve ne olduğu henüz belirlenemeyen yeni bir tür zararlı madde verilir ve uyuşturucu bağımlısı olmaya zorlanır. Artık nefret ettiği ve peşine düştüğü kavramın içinde olmanın verdiği tüm zorluklara göğüs gererken kendisine bunu yapanları bulmak zorundadır.

The Heirs dizisinde henüz ön planda olmadığı bir dönemde iken rol alan Park Hyung-Sik ve popüleritesinin üst seviyelerde sürdüren Park Shin Hye ikilisi muhtemelen o zamanlar belki karşılıklı bir sahnede bir araya gelmemişti. Medikal türdeki Doctor Slump (2024) projesinde ikisinin aynı yer alacağını duymak bende büyük beklentiler oluşturmuştu. Ancak sonrasında izlediğimde sunulan berbat senaryo ve işleniş kalitesi yerini aynı ölçüde hayal kırıklığına bıraktı. Neticede "bir daha izlemeye değmezler" arasına koydum. Çöp diziler sayfasına eklemeyişimin nedeni zaman harcayıp sonuna kadar izlemiş olmam.

Gelelim konusuna:Yeo Jeong-Woo ünü tüm ülkeye yayılmış başarılı bir plastik cerrahtır. Öyle ki hastanesi birden fazla şubeye sahiptir. Dahası sosyal medyada hatırı sayılır bir takipçi profili vardır. Mükemmel şekilde devam eden hayatı ansızın bir hastasını kaybedip dahası ölümünden sorumlu tutulmasıyla altüst olur. Nam Ha-Neul ise yaşamı boyunca başarılı olmak için çok çalışmış, tüm bu çabasına rağmen şimdilerde asistanlığını yaptığı profesörün mobbinge varan davranışları karşısında hayatından bezmiş haldedir. Lise yıllarından aynı sınıfı paylaşan ikili yılar sonra yeniden bir araya gelir ve birbirlerinin yaralarına merhem olurlar. 

Lee Dong-Sik (Shin Ha-Kyun) uzun süredir Manyang Polis biriminde görevli bir dedektiftir. Hayatı işinden ibarettir. Lise çağlarında bölgede dehşet saçan bir seri katil olayı sırasında ikiz kız kardeşi ortadan kaybolmuş kendisi de şüpheli olarak tutuklanmıştır. Delil yetersizliği aklanmasını sağlasa da o süreçte yaşadıkları ve halkın yaftalaması ile zor bir süreç yaşamıştır. Sonuçta kariyerini adaletten yana şekillendirip büyük küçük demeden her olaya koşar, sorun çözer ve işini iyi yapan sorumluluk sahibi bir vatandaş profili çizse de kendi içinde gölgelere karışmış, tutarsız ve tekinsiz bir adama dönüşmüştür.

Hayat basit olayların rutininde devam ederken bir sebepten ötürü ve ardında yatan bilinmezlikle bu ücra karakola atanan dedektif Han Joo-Won (Yeo Jin-Goo) tüm dengeleri sarsacak biçimde bir dizi olayın fitilini ateşler.